Hepimiz genç yaşta aşılardan korkardık. Ancak söz konusu aşılar bizi yabancı tehlikelere karşı korumak için yapıldı. Bu enjeksiyonlar, bize kızamık, kuduz, kabakulak veya difteri gibi bir salgınla sonuçlanabilecek hastalıklarla bulaşmamamızın ana nedenidir. Peki birkaç enjeksiyon sizi sayısız tedavi edilemez bulaşıcı hastalıktan nasıl koruyabilir?
Aşılar hastalıklarla aynı mikroorganizmaları içerir, ancak ya zararlı mikroorganizmaları öldürür ya da yapay olarak zayıflatır, böylece vücutta önemli bir hastalığa neden olmazlar.
Aşılanan kişi kan bağışında bulunursa, kan alan kişi bağışık olur mu? Soruyu cevaplamadan önce, bazı aşı kavramlarını bilmek faydalı olacaktır. Bazen aşılar sadece mikroorganizmaların toksoidlerini içerir.
Aşılanan kişi kan bağışında bulunursa, kan alan kişi bağışık olur mu?
Hiç aşılanmamış bir arkadaşınıza kan bağışlarsanız, arkadaşınız aniden aşılanmış gibi bağışıklık kazanır mı? Kan bağışı yaptığınızda, arkadaşınızın sizden az sayıda antikor alması muhtemeldir. Bununla birlikte, bu antikorlar hızla bozulacağı için kanı alan kişiyi çok kısa bir süre koruyabilir.
İnsan vücudundaki kan miktarı hakkında da konuşalım. Yetişkin bir insanın kan hacmi, tüm vücut ağırlığının 1 / 12’sine eşdeğerdir. Yani, 70 kg ağırlığındaki bir kişinin 5-6 litre kanı vardır. Bununla birlikte, kan bağışı yaptığınızda, ortalama yarım litre kan diğer tarafın vücuduna geçer. Bunu akılda tutarak, aktarılan antikor miktarı da arkadaşınızı bir hastalığa karşı korumak için yeterli olmayacaktır.
Kan bağışı işlemi sırasında kan dolaşımınızda canlı antikor bulunmama olasılığı da vardır. Bu nedenle, aşılanan kişi kan bağışı yaparsa, kan alan kişi kalıcı bağışıklık kazanmaz ve ayrıca aşılanması gerekir.
